Ekonomi

İzleyiciler dijital yayınlardan para kazanmaya başlayacak

Kanal7 Medya Kümelenmesi Yönetim Danışmanı Muzaffer Şafak, ‘Geleneksel TV yayıncılığı ile internet medyası ve içeriklerinin teknik yakınlaşması’Şu başlıklı bir yazı yazdı: Şafak’ın yazısında “D Dijital çevrimiçi reklamcılık TV reklamcılığının boyutuna ulaştı ve onu aşmaya başladı. Rekabet her geçen gün daha da kızışıyor. Bu rekabette öne çıkmak ancak izleyici gelir paylaşımıyla azaltılabilir.”dedi.

İşte Muzaffer Şafak’ın yazısı:

Araştırma raporlarında geleneksel medyanın gücünün ve etkisinin uzun süre devam edeceği varsayılmaktadır.

Deloitte’un 2022 araştırması sonucunda ise bunu destekleyen veriler oldukça farklı. Bölümün rapor başlıkları ve sonuçlarının, Klasik Yayıncılık ile İnternet Medyasının Teknik Yakınsamasının daha iyi anlaşılması için çok şey anlattığını düşünüyorum.

Türkiye’de 2022 iddiası Medya ve Reklam yatırımları, medya bazlı yatırımlar, (Televizyon, Basın, Açık Hava, Sinema ve Dijital) Bu mecralarda Dijital medya reklam yatırımlarının diğer mecralara göre her geçen gün artması etki ve gücün arttığını göstermektedir. Dijital medyanın kullanımı diğer medya bileşenlerine göre giderek artıyor. gösterir.

Aynı araştırmada 2021 yılında Dijital medya %46,7 / 7,924 milyon, (mobil %73 – 5,785 milyon Masaüstü %27 – 2,139 milyon) Televizyon %42,4 / 7,190 milyon Sinema %0,2, Radyo %2,5 / 417 milyon, Basın %2,6 / 445 milyon, Dış Mekan %5,6 / 946 milyon

Araştırma sonuçlarından da anlaşılacağı üzere dijital çevrimiçi reklamcılık TV reklamcılığının boyutuna ulaşmış ve onu aşmaya başlamıştır. 2023 yılında bu eğilimin daha da büyüyeceğini ve aradaki farkın açılacağını düşünüyoruz.

Bu tablonun bu formdaki en önemli etkisinin hareketlilik ve içeriğin nasıl tüketildiği ile ilgili olduğu düşünülmektedir. Akıllı telefonların da etkisiyle dijital medyadaki mobilitenin masaüstüne göre %46 daha fazla olduğunu varsaymak zor değil.

Bu sonuçlardan çıkarılabilecek sonuç, klasik medyanın ölçeğinin ve etkisinin her zaman azaldığını görüyoruz. Bir süredir birlikte ilerleyen her iki kanalın yakınlaşmasının elbette etkileri, sonuçları ve faydaları var ama bir süredir dijital medya lehine hızla değişiyor. Bunu doğrulayan veriler araştırma raporlarında yer almaktadır.

Yakın gelecekte benzer değişiklikleri klasik iletişim kanallarında da görebiliriz. Günümüzde FTA (Free to Air) uydu ve Karasal yayınların özellikle Avrupa yayın iletim kanallarında ekonomik olmayan iletim maliyetleri, kullanım kolaylığı, etkileşim, mobilite ve ekonomik iletim nedeniyle abonelerin İnternet’e hızlı bir şekilde evrilmesi ve kablo ve diğer ağların yükü ve sayısı da bunun göstergeleridir. .

Bir süre sonra medya sektöründeki tüm alışkanlıklarda, aktarım prosedürlerinde, medya seçeneklerinde ve aktarım tekniklerinde köklü değişiklikler görmek mümkün olacak.

Sonuç olarak, rekabetin artmasıyla birlikte birçok medya kanalının, kaliteli yapımların, kaliteli programların, kaliteli sunucu ve sunumların arttığı, estetiğin, toplam faydanın, teknik yayın kalitesinin (4K 8K çözünürlük) arttığı ve yayının istikrarının arttığı açıkça görülmektedir. izleyici kitlesine sunulacak niteliklerin artmasına yol açacaktır. Bu elbette genel kaliteyi artıracak ve izleyiciye birçok fayda sağlayacaktır.

Tüm bu değişiklikleri dikkate alarak yayınlarının tekniklerinde ve içeriğinde köklü değişiklikler yapmak zorunda kalacaktır. Sıkı rekabet koşulları altında izleyici (müşteri) sayısının sürekli artması nedeniyle yayıncılar ve paydaşları farklı yeni formüller bulmak zorunda kalacak.

Elon Musk, içerik yaratıcılarına ve takipçilerine gelir getirici fırsatlar sunacağını açıklasaydı

Bunun en çarpıcı ve etkilisi izleyicilere izlediklerinin karşılığında bir pay verilmesi olacak.Elbette klasik yayıncılıkta bunu tespit etmek mümkün olmasa da çeşitli teknik prosedürlerle bunu yapmak zor olmayacaktır.

Evet, tüm dünyada ve ülkemizde klasik yayıncılık, sosyal medya yayıncılığı veya internet üzerinden yapılan her türlü bireysel veya toplu görsel ve duyusal yayınların sayısı beklenenin ötesinde artarken, bu yayınları izleyen veya takip edenlerin sayısı da artıyor. aynı oranda artmaması ve bu sert rekabetin etkilerini azaltmak ve bu rekabetin etkisini azaltmaktır. Rekabette öne çıkabilmek ancak seyirci gelir paylaşımıyla azaltılabilir.

Ulusal ve büyük Televizyon kanalları ile diğer Bölgesel ve Yerel Televizyon kanalları ve İnternet yayıncılığı arasındaki farklılıklar, yakınlaşmayı ve marka değerlerini yeniden tartışılır hale getirmiştir.

Bundan 20 yıl önce RTÜK 6112’de belirtildiği gibi bir televizyon kanalının milli olması mümkün iken, yayınlarınız ülkede yaşayan nüfusun %70’ini kapsıyorsa bu kural yazılı olarak devam etse de pratikte etkisi ortadan kalkmıştır. İzleyiciler günümüzde uydu, uydu platformları, kablolu ağlar ve büyük oranda internet üzerinden HD formatında yayın izlerken, yalnızca karasal yayınlardan aktarılabilen düşük çözünürlüklü SD (standart tanımlı) televizyon yayınlarını tercih etmemektedir.

Teknik olarak karasallık kuralı ortadan kalkınca televizyonun milli olması da değerini yitirerek bu boşluğu doldurdu. O Televizyon kanalının uydu, kablo ve tanınmış uydu platformları üzerinden yayınlanması, teknik açıdan “milli” olması için yeterli hale gelmiştir.

Ancak değerli ve izlenebilir olması için diğer ve en önemli kriteri ise içeriğinin kalitesi ve yüksek reytingi belirliyor. Marka fiyatlarının değeri azalsa da “büyüklüğü” içeriklerinin kalitesi ve aldıkları reytingle belirliyor.

Bu nedenle bir televizyon kanalının yayınlarının iletilmesi ve içeriğinin söz konusu bağlantı kanalları üzerinden görüntülenmesi o kanalı kolaylıkla ulusal veya büyük hale getirecektir. Bunu yüksek yatırım ve işletme maliyetleri olmadan ve teknolojinin de imkan vermesiyle başarmak mümkün hale geldi.

Bugün bu nedenlerden dolayı daha kolay kurulan ve kurulacak olan ve yatırım ve işletme maliyeti uygun olan televizyonlar bu yarışmaya dahil olacak ve üretilen toplam reklamlardan pay alabilecektir.

Bu ilkeleri gerçekleştirebilen veya uygulayabilen birçok Televizyon kuruluşu nasıl başarılı olacak? Veya sektörde tutunmayı nasıl başaracak? Oldukça sıkıntılı olan bu sorunun cevabı bizce reklam gelirlerinin izleyiciyle paylaşılmasında yatıyor.

Bu koşulu yerine getiren medya kuruluşu, içerik kalitesi çok iyi olmasa bile Büyük, İzlenebilir ve kârlı bir Televizyon kuruluşu olacaktır.

Elon Musk’un bir süredir anlatmaya çalıştığımız bu sistemi X platformunda ve işlettiği diğer sosyal medya platformlarında uygulayacağını ve bu formülün başarıya ulaşacağını kısa süre içinde hep birlikte göreceğiz.

KAYNAK: HABER7

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort